İNSANA SEVGİ, HAKK’A SEVGİ DİYORUZ
BAYRAM ÖZDEN

Levh u kalemde Allah’ın varlığına inanan, insanı Hakk’ın halefi bileni severiz.

Aydın insan nurdur, güneşin nur olduğunu bileni severiz.

İnsanı seveni, insan hakkını arayanı, barışa gideni severiz.

Hakk’a niyaz, Hakk’a namaz, Hakk’ı gönlünde taşıyanı severiz.

Bizden değil, ama insandır, kızgın ateşte insan yakmayanı severiz.

Desinler için değil, Hak için ele, dile, bele sahip olanı severiz.

İnsan güldür, gül alıp gül satanı, gülü gül ile tartanı severiz.

Cennet de hak, cehennem de hak, hurî peşinde koşmayanı severiz.

İnsana iyilik yapanı, insan başına kakmayanı, helâl lokma vereni severiz.

İlmi bilip bilime çevireni, insan hizmetine sunanı severiz.

İnsanı karanlıktan çekip, aydınlığa çıkaran rehberi severiz.

Cihanda ne var, insanda aynısı var diyeni severiz.

Haksızın karşısında duran, haklının yanında yer alanı severiz.

Gönül kırmayan, gönül Hakk’ın mekânıdır diyebileni severiz.

Kulun kulda hakkı var, kul hakkını yemeyeni severiz.

Kerbelâ vak’asını bilen, matem ayında matem tutanı severiz.

Hak bendedir, ben Hak’tayım Ene’l-Hak diyeni severiz.

Erkeği kadını birdir, kadını gül bilip koklayanı severiz.

El ele, el Hakk’a, sabır kapısını dönüp açanı severiz.

Laf pazarında laf alıp laf satmayanı, pâk olanı severiz.

Kusur pazarında gördüğünü örten, görmediğini söylemeyeni severiz.

Can gözünü açan, dört kapı kırk makamı bileni severiz.

Muhammed Mustafa ilimdir, kapısı Ali’dir diyebileni severiz.

İlim deryadır, Kuran’da Musa’ya Hızır rehberdir diyebileni severiz.

Hesaba çekilmeden kendi kendini hesaba çekeni severiz.

Ölüm bekleyen insan ölmeden evvel öleni severiz.

Büyüğe saygı, küçüğe sevgi veren canları severiz.

Bizimki iyi, sizinki iyi diyeni değil; iyiler iyidir diyeni severiz.

Bu yazdığımız hepsi atasözüdür, çok kişi söyler söz tutanı severiz.

Her milletin bayramı var, cihanda barış bayramı ilân edeni severiz.

Garip Bayram bunlar içinde bir insandır,

İnsanın Hakk’ın kulu olduğunu bileni severiz.

İKRAR OLDUĞU ZAMAN

Kavl-ü ikrar için canlar var oldu

Ol aşka bahri ummanlar kurdu

Bir damla mayi ile adem halk oldu

Muhammed, Ali ikrar olduğu zaman.

 

Gönül ile miraca vardı ol can

Cebrail Muhammed’e oldu mihman

Vardı Hak kapısına gördü aslan

Muhammed, Ali ikrar olduğu zaman.

 

Korku sardı görünce kapıda aslan

Vardı konağa eyledi bin bir kelâm

İçeri girdi bir miskin, gelendi Selman

Muhammed, Ali ikrar olduğu zaman.

 

Hakk’a gönül verenler işte meydan

Dört kitapla insana selâm salan

İkrardır Bayram’ı yola bağlayan

Muhammed, Ali ikrar olduğu zaman.

 

BÖYLE DEMEDİ Mİ?

Mevlâm’ın kelâmı sev insanı öldürme onu

Yoktur bu şerrin asla hiçbir zaman sonu

Ol Mevlâm yarattı cihana ademoğlunu

Adem’in sulbünden doğan Şit böyle demedi mi?

 

Asi olur, bilmez insan başa belâ

Nefsini bilmeyen alır daima ceza

Selam olsun İbrahim oğullarına

İshak ile İsmail böyle demedi mi?

 

Kötülük ile anılır Firavun soyu

Yediği haram, giydiği yetim tüyü

Onun da kalmaz kesilir nesli soyu

Harun ile Musa böyle demedi mi?

 

Derde derman bulmak Mevlâ’nın işi

İlâcın dilini bilmek Lokman’ın işi

Sabır etmek Peygamber Yusuf’un işi

Ağlayan Yakup  böyle demedi mi ?

 

Mevlâ’m asi kula elçi yolladı

Benlikten insan, hiç ayrılmadı

Meryem’e İsa’yı hak nasip eyledi

Çarmıha  asılan İsa böyle demedi mi?

 

İncil’de yazılı Muhammed Ali’nin ismi

Hem evveli, hem de onlardır ahiri

Ali el-Murtaza’ya düldül ile Zülfikar’ı

Okuduğun Kur’an böyle demedi mi?

 

Muhammed’in soyunu kesmeye yemin etti

Dünya ona kalmadı kahır oldu gitti

Yezid’e bütün cihan lânet eyledi

Kerbelâ şehidi Hüseyin böyle demedi mi?

 

Nice vak’alar oldu bu dünyada

Sorsalar ormana, dağ ile akan suya

Dara çekilen ol Hallac-ı Mansur’a

Derisini yazdıran Pir Nesimî böyle demedi mi?

 

Yetmedi destan yazdı tarih

Ne olur bilmem arsızın hâli

Yazarlar yazıyor zalim Yavuzları

Hünkâr Hacı Bektaş böyle demedi mi?

 

İnsanca andı aşıklar Pir Sultan’ı

Namertçe yaktılar otuz yedi canı

Gözünde kurudu yaş, kan ağladı anaları

Bayram bu destanı yazarım demedi mi?

 

DOST  OLMAZSIN

Hâlin belli, neslin kin bağlayan

Dost olmazsın Ehl-i Beyt’e hiçbir zaman

Şehit ettiğin yetmiş iki can

Dost olmazsın Ehl-i Beyt’e hiçbir  zaman

 

Muaviye vurdu Ehl-i Beyt’e, döküldü kan

Kini Mervan yaptı oldu düşman

Yezid’e yemin verdi bir zaman

Dost olmazsın Ehl-i Beyt’e hiçbir zaman

 

Kerbelâ denen zalim yerde

Suya çektin zırh ile perde

Ali Ekber şehit düştü derede

Dost olmazsın Ehl-i Beyt’e hiçbir zaman

 

Bayram ciğerin kavrulup yanmadan

Derindir yaran can bedenden ayrılmadan

Severim Ehl-i Beyt’i inanma yalandır yalan

Dost olmazsın Ehil-i Beyte hiçbir zaman

 

BAĞDA  GÜL  AÇTI

Deli gönül gaflet uykusuna dalma

Seher yeli esti ruh geldi cana

Şafak söktü Hak nuru geldi cemale

Bağda gül açtı bülbül kaldı avare

Pâk eyle nefsini şeytana uyma

Gece ibadet eyle gündüz rızkını ara

Sen Hakk’a aşık ol ki o da olsun sana

Bağda gül açtı, bülbül düştü zara

Dostu dinle Bayram, gafletten uyan

Güneş açtı, aydınlandı tüm cihan

Gerçek ol Hak olsun sana mihman

Bağda gül açtı, bülbül eder intizar

 

HU DİL ÇÖZÜLDÜ

Levh u kalemde okudu ismini Cebrail

Bir Allah, bir Muhammed, bir Ali

Nur cemalini gördü anne Fadıma’nın

Benzi soldu, hikmete daldı Cebrail

 

Ya Ali hu ya Hasan, medet ya Hüseyin

Dost Zeynelabidin, hu Muhammed Bâkır

Can Cafer-i Sadık, dost Musa-i Kâzım

Hu, dil çözüldü bir bir okudu Cebrail

 

Güzelliği sığmaz Arş-ı A’lâ’ya, nuru bir

Biri Hasan biri Hüseyin âleme oldu pir

On iki isim okundu tek tek bir de bir

Benzi soldu, hikmete daldı Cebrail

 

Yandım İmam Rıza, medet Muhammed Takî

Dost Ali’yyun-Nakî, hu Hasan’ul-Askerî

Âlem bekler, gel Muhammed Mehdi

Hu, dil çözüldü bir bir okudu Cebrail

 

Gönül aynasını pâk eyle miskin Bayram

Mihman gelsin sana Şah-ı Mir-i Sultan

Dâvâcıyım, dâvâmı görsün ulu divan

Döndü Cebrail, geldi Azrail, ömrüm tamam

Hu, Ene’l-Hak diyen Hallac-ı Mansur

Dost derisini yüzdüren Pir Nesimî

Can Ahmet Yesevî, hu Hacı Bektaş Veli

Hu, dil çözüldü bir bir okudu Cebrail

 

VAR MI  SÖYLE?

Cihan çemberi çarkıfelek

Döner dolaşır aheste aheste

Ehl-i Beyt’in gemisinden başka

Binecek gemi var mı söyle?

 

Felek döner dolaşır cihanda

Mevlâ’m yarattı Adem’i topraktan

Muhammed ile Ali’yi aynı nurdan

Güneş ile aydan başka nur var mı söyle?

 

İnsanı yarattı cihana Halık

Deryada yüzer canlı varlık

Yuttu onu kocaman bir balık

Yunus’tan başka kurtulan var mı söyle?

 

Hem oku Bayram, hem de söyle

Sen daima Kerbelâ’yı getir dile

Yezid’in elinden Şah Hüseyin gibi

Dünyada çile çeken var mı söyle?