Hasan b. Halidden:
İmam Ali b. Musa er-Rıza aleyhis-selâm şöyle buyurdu: Benim evlatlarımın dördüncüsü, cariyelerin en üstününün oğludur. Allah onun vesilesiyle yeryüzünü bütün zulüm ve haksızlıklardan temizleyecektir. Halkın doğumunda tereddüt ettiği gaybet sahibi odur. O, zuhur ettiğinde yeryüzü Rabbinin nuru ile aydınlanacak. Halkın arasında adalet ölçüsünü kuracak. Böylece hiç kimse başkasına zulmetmeyecek. Yeryüzü ona itaat edecek ve onun gölgesi olmayacak.
Ona şöyle soruldu: Ey Allah Resulünün oğlu! Siz Ehl-i Beytten olan Kaim kimdir?
Buyurdu ki: Benim evlatlarımdan dördüncüsü. Cariyelerin en üstününün oğludur. Allah, onun vesilesiyle yeryüzünü her türlü haksızlıktan temizleyecek ve her türlü zulümden pâk kılacaktır. Halkın, veladetinde tereddüt edeceği odur. Zuhurundan önce gaybete çekilecek olan odur. O, zuhur ettiğinde yeryüzü Rabbinin nuruyla aydınlanacak ve halkın içinde adalet ölçüsünü kuracak. Böylece hiç kimse başkasına zulmetmeyecek. Yeryüzü ona itaat edecek ve onun gölgesi olmayacaktır. Gökten bir münadi onun adına nida edecek ve yeryüzündeki bütün halk ona doğru yapılan şu çağrıyı işitecek: Bilin ki, Allahın hücceti Beytullahın yanında zuhur etti, ona tabi olun. Şüphesiz hak onunladır ve ondadır. Ve bu konuda Allahın ayeti şöyle geçer: Eğer istersek onlara gökten bir ayet nazil ederiz de hepsinin boynu onun karşısında eğilir.
Yakın bir mekandan bir münadi, o gün nida eder ve onlar da o hak sesi duyarlar. İşte o zuhur günüdür. Yani oğlum Kaim Mehdinin zuhuru.